Afife Jale ve Bedia Muvahhit’den sonra Şaziye Moral, kadının kendine biçilen rollere boyun eğmemesinin sembollerinden biriydi. Kadınların sanatta, tiyatroda, sosyal hayatta özgürlüklerini kazanmak için verdikleri mücadelenin mimarlarından biriydi.

Şaziye Moral 1903 yılında o zaman Edirne’ye bağlı, şimdi Bulgaristan sınırlarında olan Kırcaali kasabasında doğdu. Babası Edirne merkez memuru Halit Bey’di. Annesini doğumda kaybetti. Daha önce sekiz çocuğu olan ve hepsi de ölen Halit Bey, Şaziye ve ikizi Şadiye ile hiç ilgilenmedi. İkizler emekli bir binbaşı olan büyükbaba ve hala tarafından büyütüldüler. Balkan savaşı ve sürgünü nedeniyle önce Gümülcine’ye, sonra İstanbul’a geldiler. Savaş sonrası acı günlerde önce büyükbaba, ardından ikizi Şadiye öldü. İlk ve orta öğrenimini tamamladıktan sonra geçim derdi nedeniyle Beyazıt’ta Hizmet-i Umumiye Acentası’nda memur olarak çalışmaya başladı. Bu acenta Türk Tiyatro tarihinde de yeri olan Pembe Konak adı ile anılıyordu. O sıralar İstanbul’un ünlü tiyatrolarından Yeni Sahne Ferah Tiyatrosunda oyunlar sergiliyordu.

Şaziye utangaç, çekingen bir kızdı ama tiyatro onu çok etkiliyordu.

Uzun zaman sonra Yeni Hayat Tiyatrosu dağıldı. Tiyatroyu yeniden kurmak isteyen ve eleman takviyesi yapmak isteyen İsmail Faik, Şaziye Moral’a teklif götürdü. Türk kadınının sahneye çıkmasının yasak olduğu bir dönemde oldukları için Şaziye Moral ilk başta tereddüt etse de teklifi kabul etti. Aktör Celal Yakup’un Kırık Kalp oyunu, Şaziye’nin tiyatroya adımını attığı ilk oyun oluyordu. Ancak ikinci perdede tiyatroya doluşan polisler Şaziye’yi apar topar karakola götürdüler. Daha sonra tutuklandı. Bu olaydan önce Karaköy’de Afife aynı gerekçeyle tutuklanmıştı. O sırada İzmir turnesinde Darülbedayi sanatçılarıyla birlikte Bedia Muvahhit, Atatürk’ün huzurunda temsillerini sürdürüyordu. Bunu örnek göstererek, bir daha sahneye çıkmaması kararıyla serbest bırakıldı. Bunun üzerine İstanbul’dan uzaklaşıp amatör bir toplulukla Anadolu turnesine çıktı. Antalya ve İzmir’e gitti. İlk evliliğini de bu turne sırasında yaptı. Dönüşünde, 1924’te Darülbedayi’ye girdi. Şaziye Moral, 1963 yılında Ses dergisine verdiği bir röportajda o dönem yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Kadıköy’de otururdum. O kadar az para alırdık ki, param yetmediği için, iskeleye yayan giderdim. Köprüde vapurdan iner Şehzadebaşı Ferah Tiyatrosu’na, oradan da Tepebaşı’na, İstanbul Şehir Tiyatrosu’na ve provalar bitince, Tepebaşı’ndan köprüye yine hep yürürdün. Piyesler üç dört gün oynardı. Gayet sıkı çalışırdık. Ama aldığımız maaş, bir yol masrafını dahi problem haline getirirdi. Şimdi o günler geçti. Yeni başlayanlar aynı sıkıntıları çekmiyorlar. Bizim devrimiz idealizm devriydi. Şimdi realizm çağındayız…”

1977 yılında emekli olana kadar iki yüze yakın oyunda ve seksenden fazla filmde oynadı. 9 Nisan 1985 tarihinde İstanbul’da vefat etti.

Bir cevap yazın

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.