Nancy Kricorian’ın 2003 yılında yayımlanan ikinci romanı Ekmek ve Ateş Düşleri’ni feminist bir arkadaşım tavsiye etti -Teşekkürler Selime’ciğim-. Ben de bitirir bitirmez arkadaşlarıma hararetle tavsiye etmeye başlamıştım ki, Şipşak! bunun için artık bir köşemiz olduğunu hatırladık. Büyüme romanları listemize ekleyebileceğimiz bir kitap bu.

Nancy Kricorian Amerika’da Watertown’da Ermeni toplumunun içinde büyümüş. Ailesi 1915’ten önce Adana ve Mersin’de yaşıyormuş. Kitabın bölüm başlıkları bizim için tanıdık deyimlerden oluşuyor: “eşeğe altın semer de vursalar eşek eşektir,” “dili uzun olanın ömrü kısa olur,” “tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş,” gibi. Aslında karakterlerin isimleri de tanıdık: Ani ve Van. Ani üniversitede feminist edebiyat kuramı çalışıyor. İçine kapanmış ailesi Ani’yi istiridyenin içindeki inci tanesi gibi büyütürken, amot kezi (ayıp sana) ve anamot (utanmaz) kelimeleri yıllar sonra yankılanıyor Ani’nin zihninde. Ne kadar benziyor kız çocuklarının büyümesi, dünyanın iki ayrı ucunda da olsa…

Kaçmak istediğiniz tek coğrafya sevdiğinizin bedeni olduğunda ne yaparsınız? Ani Silver köklerine doğru, dağılan kalbinin her köşesini topladığı bir yolculuğa çıkar.

Aras Yayıncılık’tan 2017’de çıkan kitabın tanıtım yazısı şurda. Keyifli okumalar.

Bir cevap yazın

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.