Eğer arkadaşlarımızı diğer tüm ilişkilerin üstünde tutsaydık dünya nasıl olurdu? Çok daha iyi, diyor Rhaina Cohen.

Anita Chaudhuri

Rhaina Cohen bir gece partideyken odanın diğer tarafında çekici bulduğu başka bir kadını gördü. The Other Significant Others (Diğer Önemli Kişiler) adlı kitabında şöyle yazıyor: “Pastel kolsuz bluzu, dar kalem eteğiyle bir dansçının duruşuna sahipti ve o dansçı aynı anda bir toplantı odasındaki toplantıyı yönetiyordu.”

O gece ayrıldıktan kısa bir süre sonra, o ve yalnızca “M” olarak bahsettiği kadın mesajlaşmaya başladı. “Aramızda kişiler arası, duygusal ve entelektüel alanlar arasında kolayca geçiş yapan bir fikir fırtınası vardı. Birbirimizi bizim için önemli olan kişilerle ve alanlarla tanıştırmak çok az zamanımızı aldı. Daha önce sadece sitcom’larda mümkün görünen sıklıkta ve zahmetsizce birbirimizin evine uğradık.”

Buraya kadar, epeyce romantik komedi. Fakat NPR’de yapımcı olan ve beş ay önce tanışmanın gerçekleştiği Washington DC’ye yeni taşınan Cohen, şu anda kocası olan adamla mutlu bir şekilde birlikteydi. Anlattığı heyecan dalgası, güzel bir dostluğun sadece başlangıcıydı. Bu küçümseyici “sadece” kelimesi, kitabının önermesinin merkezinde yer alıyor: Toplum tarafından neden romantik ilişkiler arkadaşlıklardan üstün görülüyor?

Cohen’in kafası iki fikirle meşgul: Güçlü platonik bağların romantik birlikteliğiniz için faydalı olduğu ve kalıcı bir arkadaşlığın eşle aynı seviyede destek sunabileceği.

Kitap turuna çıktığı Kaliforniya’daki bir arkadaşının misafir odasından görüntülü konuşan Cohen, “Birini ancak onunla yatmak istersen sevebileceğin varsayımı oldukça tuhaf ve zamanımıza özgü” diyor. “Biriyle seks yapmıyorsanız ona nasıl bağlanabileceğiniz sorusu tekrar tekrar gündeme geliyor.”

Her bakımdan, M ile olan dostluğu yoğun: “Bana daha önce başka hiçbir arkadaşının sahip olmadığı kadar değer verdi; bir peri vaftiz annesinin coşkusunu gerçek bir annenin ara sıra yaptığı ‘sebzelerini ye’ yalvarmasıyla harmanladı.”

“Birçok kez üşüdüğümde, içinde limon, taze zencefil ve siyah çay bulunan bir çantayla evime gelirdi ve bunu ocağımda karışım hâline getirirdi. Benimle ailevi zorluklar hakkında konuştu, bana bir terapist bulmamı hatırlatan e-postalar gönderdi ve cinsellik hakkında konuşurken hissettiğim çekingenliği azalttı.”

M zor zamanlar geçirdiğinde ise Cohen onun evine gitti ve battaniye altında ateşi aşırı yükselen M ile ilgilendi. Belki de en fenası, sinir bozucu iş e-postalarında düzenli olarak birbirlerini kopyaladılar.

Ancak yeni arkadaşıyla harika vakit geçirmesine rağmen, “en iyi arkadaş” ifadesinin yetersiz olduğunu hissederek sahip oldukları şeye bir etiket bulmakta zorlandı. “Platonik hayat arkadaşı” tabiri daha doğruydu, çünkü cinsellik olmasa da arkadaşına eşiyle aynı seviyede yoğun duygular hissediyordu. Kocasının kıskanç bir tip olmadığını söyleyen Cohen, başka kaç kişinin onun gibi hayatını belirleyen bir arkadaşlığa sahip olduğunu ve onları nasıl etiketlediklerini merak ederken buldu kendini.

Kitap fikri de buradan doğdu. “Uzun süredir platonik ilişkileri devam eden insanlarla konuşmak istedim. Onlardan bir şeyler öğrenebilir miyiz? Bu diğer insanlar ne yapıyor ve arkadaşlık onların neyi anlamalarına yardımcı oluyor?”

31 yaşındaki Cohen, başarılı bir yapımcı olmasına rağmen konuya fazla ilgi gösterilmeyeceğinden endişeliydi. Bir deneme çalışması olarak bu fikri Atlantic dergisine sundu. Makalenin Ekim 2020’de yayınlanmasının ardından okuyuculardan o kadar büyük tepki aldı ki kitabı yazma özgüvenini kazandı.

The Other Significant Others, farklı arkadaş çiftlerinden yaş, cinsel yönelim ve sosyal sınıfa kadar uzanan etkileyici hikayelerin bir koleksiyonu. Onlar hakkında okuduğunuzda, bu tür ilişkilerin geleneksel olarak romantik çiftlerin işgal ettiği bölgeyi gasp ettiği izlenimine kapılıyorsunuz. Görüştüğü kişiler çeşitli şekillerde birlikte ev kurmuş, ortak ebeveyn olmuş, ortak banka hesapları açmış ve birbirlerine yasal ve tıbbi vekaletname vermişler.

Bunlar arasında iş yerinde tanıştıktan sonra 50 yılı aşkın süredir en iyi arkadaşlar olan 80’li yaşlarındaki kadınlar olan Barb ve Inez de var. Inez, iki çocuğunu da yanına alarak kocasını terk ettiğinde, Barb ek bir ebeveyn oldu. Emekli olduklarında birlikte yaşamaya başladılar. 25 yıldır bir evi, bir banka hesabını ve hatta bir e-posta adresini paylaşıyorlar. Platonik bağlılıkları birçok insanın evliliğinden daha uzun sürdü.

Kitaptaki diğer kişiler arasında üniversitede tanışan iki bilim insanı Andrew ve Toly yer alıyor. Kız arkadaşlara arkadaşlığın önemini açıklamak için (her ikisi de hetero erkekler), aynı anda birden fazla romantik partnere sahip olmakla ilgilenmiyor olsalar bile, artık kendilerine tek eşli olmayan partnerler aradıklarını söylüyorlar. Aralarında romantik bir ilişki olup olmadığı sorusu, durum böyle olmasa da meslektaşlarının ve ailelerinin aklını meşgul ediyor.

Bir de altı yılını yumurtalık kanseri olan bir arkadaşının bakımıyla geçiren Joy var. Arkadaşı öldüğünde Joy işvereninden izin alamadı çünkü arkadaşının ölümü mazeret izni kapsamına girmedi.

Kitap, adını sosyal psikolog Eli J Finkel’in çalışmalarından alıyor. Ya Hep Ya Hiç Evliliği’nde çiftlerin, OSO’lar (other significant others, diğer önemli kişiler) olarak adlandırdığı şeylere daha fazla ağırlık vererek evliliğin üzerindeki duygusal ve pratik baskıyı hafifletebilecekleri yolları araştırdı. Bazı ihtiyaçlarımızı romantik bir ortaklığın dışında “dışarıdan temin etme” fikri önceki araştırmalarla destekleniyor. Elaine Cheung tarafından 2015 yılında yürütülen bir araştırma, duygusal ihtiyaçlarını birden fazla ilişkiye dağıtan kişilerin, ihtiyaçlarını daha az ilişkide yoğunlaştıranlara göre daha mutlu olduğunu ortaya çıkardı.

Cohen, “Daha fazla alan yaratmak ve daha fazla destek biçimine sahip olmak romantik ilişkinizi daha güçlü hale getirirken, her şeyi tek kişiden alma fikri hakim” diyor. “Bu, portföyünüzü çeşitlendirmeye yönelik finansal tavsiyeye çok benziyor çünkü tüm paranızı tek bir hisse senedine koymak riskli.”

Pratik anlamda, başvurabileceğiniz daha fazla insan varsa karşılıklı destek ağları oluşturabileceğinize dikkat çekiyor: “Geçici benliklerini romantik partnerlerine getirmeden önce bazı şeyleri arkadaşlarıyla birlikte test edebileceklerini düşünen insanlarla konuştum. Her şey için onlara gitmek yerine, zor bir konuşmada ne söylemek istediklerini düşünmelerine yardımcı olacak ya da onlara bir perspektif verecek başka biri var.”

Evlilik partnerlerinin hayatın ön yüzünde ve merkezinde olduğunu ifade etmek için “geleneksel” kelimesini kullandığımda beni hemen düzeltiyor. “Aslında bu yalnızca geçen yüzyıla veya en fazla son 150 yıla baktığınızda geçerli” diyor Cohen. “Tarihin uzun geçmişine baktığımızda, bir eşin sırdaş, ortak ebeveyn, en iyi arkadaş ve ev arkadaşı olmasını beklemek geleneksel değildi. Evlilik pek de eşit olmayan bir birliktelikti; en önemli duygusal bağdan ziyade pratik bir düzenlemeydi.

“Arkadaşlar arasındaki tarihi mektuplara bakarsanız, bunların olağanüstü derecede coşkulu olduklarını ve aşk mektuplarına çok benzediklerini görürsünüz. İnsanlar her şeyi eş ilişkisine doldurmadan da derin ilişkiler kurabileceğinizi anladılar, bu da ilişkiyi daha kırılgan hale getirdi.”

Röportaj yaptığı kişilerin çoğunun yaşadığı zorluk, ilişkilerini nasıl tanımlayacakları idi. Etiket bulmak neden bu kadar önemli? “Deneyiminizi anlamlandırma ve dışardan doğrulama / geçerli kılma açısından bunun kritik olduğunu düşünüyorum. Başkalarına anlatamadığı bu dostluğu yaşayan 50’li yaşlarındaki evli bir kadından mesaj aldım. Kitabımdaki hikayeleri okumanın çok doğrulayıcı ve ufuk açıcı olduğunu söyledi. Arkadaşı için bir terimi var; birbirlerine ‘Kutsal Öteki’ diyorlar.”

Kitapta “romantik olmayan hayat arkadaşı”ndan “platonik ruh eşine” ve “en iyi ruh arkadaşı”na kadar çok sayıda terim var. Cohen, “Arkadaş o kadar geniş bir kelime ki neredeyse anlamsız” diyor. “Bunun bir yolu, bunun aslında farklı türde bir arkadaşlık olduğunu belirtmektir; bu etiketlemelerin çoğu, diğer insanların arkadaşlığı farklı algılamasını sağlamaktır.”

Kitaptaki bir vakada bir kadın, arkadaşının “romantik olmayan hayat arkadaşı” olduğunu duyuruyor ve bu kişinin genellikle diğer yarıların davet edildiği herhangi bir şeye davet edilmesini istiyor; onları bir birim olarak ele almalarını. “Diyor ki: ‘Benim için en az eşiniz kadar önemli olan ve belki aynı kefeye sığmayan biri var ama işte size bu arkadaşlığın ne kadar kalıcı ve kararlı olduğunu anlatan bir etiket.’”

Bana göre (ve bir arkadaşlık tutkunu olarak konuşuyorum) bu açıklayıcı etiket arayışı biraz ciddi. Eğer en yakın arkadaşımdan “Kutsal Öteki” diye bahsetseydim muhtemelen kahkahalara boğulurdu. Ancak belirli arkadaşlık türlerini resmileştirme ihtiyacı sosyal tuhaflığın ötesine geçiyor.

Bazı ülkeler, ortaklığın tanımlarına arkadaşlığı da dahil edecek şekilde yasaları yeniden yazmaya başladı bile. 2022’de İsveç yüksek mahkemesi, bir çiftlikte birlikte yaşayan iki arkadaşın Birlikte Yaşayanlar Yasası uyarınca çift sayılmasına karar vererek, bir arkadaşın, arkadaşı öldüğünde sigorta poliçesini miras alma hakkına sahip olmasını sağladı. Kanada’nın Alberta kentinde, “yetişkinlerin birbirine bağımlı ilişkisinin” yasal statüsü, ev içi ve ekonomik bir birim olarak işlev gören iki kişinin evliliğe benzer haklara sahip olmasına olanak tanıyor. Almanya’nın Federal Adalet Bakanlığı, arkadaşlara, ev arkadaşlarına ve hatta komşulara evli çiftlerle aynı yasal hakları verecek aile hukuku reformu üzerinde çalışıyor.

Kitaptaki en dokunaklı pasajlardan biri, bir doktorun, insanlar ölüm döşeğindeyken orada bulunanın genellikle eş veya çocuktan ziyade sevilen bir arkadaş olduğu yönündeki gözlemidir. Cohen’e göre yasal haklara duyulan ihtiyaç açık. “Bu tür arkadaşlıklar için resmi bir etikete sahip olmamanın sonuçlarından biri, insanların hastane ziyaretlerinden ve tıbbi görüşmelerden mahrum kalması veya hastaneye kabul edilmek için kişinin karısı veya kız kardeşi olduğunu iddia ederek yalan söylemesidir” diyor. “Fakat bunu yaparsak, sonuçta arkadaşların ‘önemli öteki’ olamayacağı düşüncesini sürdürürüz.”

Cohen, popüler kültürde yoğun dostluğu hayatın merkezine koyan senaryoların çok az olduğunu belirtiyor. “Friends dizisinde bile Monica erkek arkadaşını yanına taşımak istediğinde Rachel taşınmak zorunda kalıyor” diyor. Konuştuğumuzda bu konuda Cohen’le aynı fikirdeydim ama sonradan düşününce bunun doğru olup olmadığını merak ettim. Arkadaşların aşkı bulmaya engel olmak yerine baskın ilişkisel hikayeyi oluşturduğu birçok TV programı var. Grace and Frankie, Broad City, Girls ve The Big Bang Theory’nin hepsinin temelinde dostluk vardır. Birçok TV suç programı – Broadchurch, Spiral, The Bridge – platonik ortaklıklarla ilgilidir.

Aynı şey kurgu için de geçerli: Elena Ferrante’nin Napoli romanlarından Gabrielle Zevin’in en çok satan kitabı Yarın, Yarın ve Yarın’a, Hanya Yanagihara’nın A Little Life’ına kadar, platonik ilişkiler çağdaş romancılara zengin bir alan sağladı.

Cohen’in platonik ortaklıkları daha ciddiye alma yönündeki çığlığında hayran olunacak çok şey var. Ama elbette arkadaşlığın en büyük zevklerinden biri de, hayatın neredeyse tek zorunluluktan arınmış alanı olmasıdır. Sözleşmeler hazırlamak, yeminler ve sözler vermek bana çekici gelmiyor, hayal kırıklığı riskini de beraberinde getiriyor. Arkadaşlık gönüllüdür, spontanedir ve mücevher renkli bir kelebek kadar uçucudur. Bunu riske atarak sabitliyoruz.

Bu yazının orijinali 13.3.2024 tarihinde The Guardian’da yayınlanmıştır.

Çeviren: Suzan Saner

Bir cevap yazın

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.