Özellikle mahkeme ve karakollardaki tanıklıklar çarpıcı ve korkunç.
Kadın Dayanışma Vakfı bünyesindeki Kadın Danışma Merkezi (Ankara) 2016 faaliyet raporunu yayınladı[1]. Şiddet nedeniyle başvuran 336 kadının %79’u psikolojik, %55’i fiziksel, %39’u ekonomik, %22’si cinsel, %6’sı dijital şiddet biçimlerine maruz kalmıştı. Fail, %63 oranında, başvuru sırasında veya geçmişte evlilik ilişkisi içinde bulunulan, yani yakın partner olan bir erkekti.
Kadın Danışma Merkezine yaşadıkları şiddet nedeniyle başvurarak destek isteyen kadınların %64’ü daha önce başka kurumlara (adli birimler, kolluk güçleri, sağlık kurumu, ASPB/ ŞÖNİM, belediye, vd) başvurmuştu. Rapordan, kurumların duyarsızlığına OHAL uygulamalarının gerekçe gösterildiğini öğreniyoruz. Özellikle mahkeme ve karakollardaki tanıklıklar çarpıcı ve korkunç.
Bir kadın sığınağına yerleşmek için ŞÖNİM’lere başvuran kadınlar, iki haftaya kadar kalabildikleri İlk Kabul Merkezleri’nden, bir gece geçirdikten sonra olumsuz şartlar nedeniyle ayrılabiliyorlar. Medyada ise bu durum, kadınlar “şikayet ediyor”, “sığınağa dayanılmıyor”, “sadece bir gece tahammül edebiliyorlar (!)”, yani adeta beğenmiyorlar gibi bir yorumla yer bulabiliyor.
Kurumlarda yaşanan sorunların çözümüne ilişkin acil eylem planlarının yapılmayışı, zaten yaşanagelen ihlallerin, OHAL uygulamalarıyla meşru kılınması söz konusu[2]. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı’nın, OHAL gerekçesiyle faaliyetleri durdurulan kadın örgütleriyle dayanışmaya devam edeceğini duyurduğu basın açıklamasında[3] ifade edildiği gibi; her bir kadının şiddetten uzaklaşma mücadelesi, isteği bütün OHAL kararlarını geçersiz kılacak meşruiyete sahiptir.
[1] https://www.kadindayanismavakfi.org.tr/dosyalar/KADIN-DANI%C5%9EMA-MERKEZ%C4%B0-2016-FAAL%C4%B0YET-RAPORU.pdf
[2] https://catlakzemin.com/ihlal-hep-vardi-peki-ya-ohalde-mesru-mu/
[3] https://www.morcati.org.tr/tr/neler-yapiyoruz/basin-aciklamalari/387-kadin-derneklerinin-faaliyetlerini-durdurmak-tum-kadinlara-karsi-tehdittir-kabul-etmiyoruz