Bekaret kontrolü 80’lerden itibaren kadınların ortaokuldan iş başvurularına kadar birçok alanda karşısına çıkan bir sorundu. 88’de Harita Genel Müdürlüğü işe alacağı kadınlardan bekaret raporu isteyince kadınlar kurumu telgraf yağmuruna tutmuştu.

89’da Ankara’da Feminist Haftasonu toplantısı sonrasında başlatılan ‘cinsel tacize hayır’ kampanyasının merkezinde işte, okulda ve gözaltında – kısacası her yerde – karşılaşılabilen bekaret kontrolü vardı. 90’lı yıllarda özellikle ortaöğretimdeki kız çocuklarının intiharlarıyla bekaret kontrolleri gündeme oturdu ve birçok şehirde protesto edildi.

Mayıs 92’de kadınlar Ula ve Simav’da iki öğrencinin intihar etmesine yol açan bekaret kontrolünü Ankara MEB önünde ‘zarlı namus anlayışına hayır’ pankartlarıyla protesto etti. İstanbul’da kadınlar kontrolü yaptıran müdürlerle ilgili suç duyurusunda bulundu. Ancak devlet, kadın bedeni üzerindeki denetimini kaybetmemek için uzun süre direndi.

31 Ocak 1995 yılında Ortaokul Kurumları Ödül ve Disiplin Yönetmeliği’ne “iffetsizliği tespit edilmiş olmak” örgün eğitimden uzaklaştırılma nedeni olarak girdi. Çiller hükümetinin Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz’a göre yönetmelik gerekliydi, çünkü ancak böylelikle “iffetsiz öğrencilerin diğer öğrencilere ahlaki yönden kötü örnek olması” engellenebilecekti. Nevzat Ayaz’ın bir öğrencinin iffetsiz olup olmadığının nasıl tespit edileceği sorulduğunda verdiği cevap ise ibretlikti : “Sözlükte ve TCK’da bunun tanımları” var. Okul müdürlerinin bekaret kontrolü yapmasına imkan veren madde ülke çapında protestolarla karşılandı.

1998 yılında bu sefer de (hem de) Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Işılay Saygın “aileler kızlarını bekaret kontrolüne götürmeli, birkaç genç kız intihar etmiş önemli değil” diye bence Türkiye toplumsal cinsiyet tarihine geçecek bir açıklama yapacaktı. Kadından Sorumlu Devlet Bakanı Işılay Saygın, 27 Aralık 1997’de Yeni Yüzyıl’da yayımlanan röportajında gazeteci Neşe Düzel’in bekaret testi ve ilgili intiharlar konusundaki sorularına şöyle yanıt vermişti:

N.D: Kaç genç kız bekaret kontrolü yüzünden intihar etti bu ülkede?

– Ediyorsa edecektir.

N.D: Bakire oldukları halde bu utanca dayanamayıp intihar ettiler.

– Bence o kadar önemli bir şey değil o. Üç tane, beş tane. Caydırıcı olsun diye bazı kurallar koymak, terbiye vermek lazım. Böyle bir diyaloğa girmesin erkekle.

N.D: Bekaret testi bütün genç kızlara uygulanıyor.

– Uygulansın canım ne olacak. Annesi babası, çocuğuna gereken uyarıyı yapsın; çocuk da hareketlerini ona göre ayarlasın.

Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Işılay Saygın’ın bekaret kontrolünü savunması üzerine kadınlar 98 Şubat’ta Taksim’deki eylemde bakanı istifaya çağırdı. Aile İçi Şiddete Son Kampanyası’nı yürüten kadın grupları, Kadından Sorumlu Devlet Bakanı Işılay Saygın’ın son günlerde ardı ardına yaptığı basın açıklamalarını protesto etmek üzere, 7 Şubat 1998 Cumartesi günü, Taksim Meydanı’nda bir basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada; “Bekâret kontrolünü bu kadar candan destekleyen, bekâret kontrolü yüzünden intihar eden kadınların intiharını ‘ediyorsa, edecektir’ diye adeta normal karşılayan; ‘üç-beş intiharı’, ‘önemsiz bir şey’ olarak tanımlayan, en cinsiyetçi, en maço, en sert, en hoşgörüsüz haliyle, hem ‘baba’ hem de ‘koca’ olduğunu gayet iyi bildiğimiz devletin ‘baba’lığını bir kez daha ilan edip savunan, kendisi de içinde olmak üzere, halen evli olmayan tüm kadınları ‘özel hayatı’ bile olmayan bir garip yaratıklar olarak gören, ‘Kadınlar politikada eşit düzeyde temsil edilmek istiyorlar. Yoksa diğer şeylerde önemli bir sıkıntının olduğuna inanmıyorum’ diyebilen birinin ‘Kadın Bakanlığı’ koltuğunda neden oturduğunu anlamak mümkün değil” denildi.

21 Ekim 1998’de  Adalet Bakanlığı Ceza işleri Genel Müdürlüğü, bekaret kontrolünün, ancak takibi şikayete bağlı suçlarda, mağdurun rızası alınarak, ırza geçme gibi re’sen takip edilen suçlarda ancak hakim kararı ile; gecikmesinde sakınca bulunan hallerde ise Cumhuriyet savcısının yazılı izni ile yapılabileceğini düzenleyen bir Genelge yayımladı.

Yasalara aykırı olarak yapılan bekaret kontrollerinin önlenmesi amacıyla Valiliklerin dikkatine sunulmak üzere hangi hallerde bekaret kontrolünün yapılacağını içeren Genelge İçişleri Bakanlığı tarafından da yayımlandı.

Sağlık Bakanlığı da kişinin rızası olmadan beden bütünlüğüne  dokunulamayacağı ve bekaret muayenesi yapılmamasını Hasta Hakları Yönetmeliği ve Genelge’de belirtti.

1998 Kasım’da önce yurtlarla ilgili yönetmelikte düzenleme yapılarak ‘iffete aykırı davranmak’ yurttan atılma gerekçesi olmaktan çıkartıldı. 1999 Ocak’ta da ortaöğrenim kurullarında bekaret kontrolünü meşrulaştıran maddenin yönetmelikten kaldırılacağı duyuruldu.

 

 

 

 

Bir cevap yazın

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.