İlerici Kadınlar Derneği (İKD), 3 Haziran 1975’te kurulduğunda Türkiye tarihinde bir dönüm noktası oluşturmuş, demokratik ve kitlesel ilk kadın örgütlenmesinin temellerini atmış oldu. Uluslararası Demokratik Kadınlar Federasyonu (UDKF) önerisiyle Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 1975-1985 yıllarını “Kadın On Yılı” ilan etmişti. 70’li yıllar Türkiye solunun ve işçi hareketinin güçlü olduğu yıllardır. Bu dönemde Avrupa’daki sosyalist ve komünist partiler de ayrı kadın örgütlenmelerine ağırlık vermeye başlamışlardı. Eş zamanlı olarak TKP de bağımsız duruşu olan fakat parti ile bağları da bulunan bir kadın örgütlenmesine gitme kararı almıştı. O dönemde “kadın sorunu” kadın hakları çerçevesini aşamamaktadır. Kadınların ezilmesi eğitimsizliğe, gelenek ve göreneklere bağlanır. 70’lerde ise ezilen kadın olarak işçi ve emekçi kadın gösterilir ve çözüm sosyalizme bağlanır. Başlangıçta TİP ve TSİP’in de katıldığı kuruluş toplantıları uzun tartışmalarla sürer, bir süre sonra ayrışmayla sonuçlanır. Türkiye solu, sınıf mücadelesini böleceği gerekçesiyle bu örgütlenmeye olumlu bakmamaktadır. İKD her şeye rağmen 3 Haziran’da kurulduğunda, başkanlığına TKP’li olmayan ve 1960’lı yıllarda Türkiye İleri Kadınlar Derneği Başkanı olan Beria Onger getirilir. Sendikanın kurucuları çoğunlukla emekçi kadınlardan oluşturulur. Çalışma yöntemleri; yürüyüş, gösteri, imza kampanyaları, afişleme, korsan eylemler, ev ziyaretleri, okuma yazma ve dikiş kursları gibi yöntemleri kapsıyordu. Türkiye’de ilk kez kadınlar eşit işe eşit ücret, çocuk bakım kurumları, çocuklara ücretsiz süt verilmesi, faşist cinayetleri protesto ve katillerin yakalanıp adalet önüne çıkarılmaları, barış, silahsızlanma, demokratik haklar ve işsizliğin önlenmesi gibi konularda kitlesel mücadeleler yürüttüler.

İlk yığınsal dünya kadınlar günü kutlaması 1975 yılının 8 Mart’ında İstanbul’da oldu. 1980 yılında sıkıyönetim tüm gösteri ve yürüyüşleri yasakladı. O yıl İKD 8 Mart’ı faşizme, artan baskılara karşı direnişin simgesi olan “beyaz eşarp kampanyası”yla kutladı. O gün onbinlerce kadın gezmeye ve alışverişe giderken beyaz eşarplar taktılar, boş tencerelerle valiliği bastılar, korsan eylemler düzenlediler. Haberi yaymak için yaratıcı yöntemler kullanmışlardı. Telefon santralinde çalışan birçok kadın abonelerinin 8 Mart’ını kutlarken beyaz eşarp eyleminden de haberdar etmişlerdi.

İKD’nin kreş kampanyası da ses getiren ve sonuç alınan bir kampanya idi. Sendikaların da katılmasıyla bu eylem toplu sözleşmelerde de yer almaya ve bazı işyerlerinde kreşler açılmaya başlandı. Her çocuğa ücretsiz süt kampanyası da ses getiren bir kampanya oldu.

1976 yılında CHP kadın kollarıyla birlikte faşist teröre karşı “evlat acısına son” mitingi düzenlendi.

İlk kez 1976 yılında yığınsal olarak kutlanan 1 Mayıs’ta İKD’li kadınlar, sembolleri hâline gelen kırmızı çatkılarıyla yer aldılar.

1976’ya gelindiğinde İKD yurt içinde şube ve temsilcilik sayısı 60’a ulaşan ve üye sayısı 15 bini aşan bir örgüt hâline gelmişti. Ağustos 1975’te ilk sayısı yayınlanan Kadınların Sesi dergisinin tirajı 30 bini buluyordu ve 1980 yılının eylül ayına kadar 61 sayı, kesintisiz olarak yayınlandı. Derginin her aşaması, üretimi, içeriği, dağıtımı, sokakta satılması ve afişlerinin yapıştırılması kadınlar tarafından ve bağımsız biçimde gerçekleştirildi.

28 Nisan 1979’da, İKD, faaliyetleri sıkıyönetim tarafından yasaklanan ilk demokratik kitle örgütüdür. Üyeleri büyük baskılara, işkencelere, uzun hapis cezalarına maruz kaldılar.

Türkiye tarihindeki önemli yeri yadsınamayacak olan bu kitlesel kadın örgütlenmesi, bugünden baktığımızda, aynı zamanda kısmi bir özerkliğe sahip, üyelerinin hiyerarşik biçimde ve her üyenin inisiyatif alarak örgütlendikleri bir yapı olmuş. Erkeklerin doğrudan iradesinden ve müdahalesinden uzak böylesi bir örgütlenmenin kadınların güçlenmesine büyük katkıda bulunduğu aşikâr. Çalışma hayatında eşit işe eşit ücret, işe alınma ve terfi konularında eşit haklar ve adalet isteyen kadınlar, evlerindeki hiyerarşiyi ve cinsiyetçi işbölümünü sorgulamamışlar. Sendikalarda kadınların yönetimde yer almalarını önerirken, partideki liyakat sorununu dikkate almamışlar. Aslında her ne kadar feminizmi bir burjuva ideolojisi olarak adlandırsalar da, Avrupa’daki feminist hareketin temel talepleri ve hedefleri İKD’ninkilerle örtüşüyordu. İngiltere’de 1970 yılında toplanan ilk uluslararası kadın konferansının dört talebi; her kadının rahatça ulaşabileceği doğum kontrol araçları ve serbest kürtaj hakkı, ücretsiz ve eşit biçimde yararlanılabilecek çocuk bakım hizmeti, eğitimde ve iş yaşamında fırsat eşitliği ve eşit ücrettir. Kürtaj dışındaki talepler İKD tarafından dile getirilmiştir. Ancak İKD yayınlarında, ataerkil sistem eleştirisi görülmez, ataerkillik eski, kötü geleneklerle açıklanır. İKD içinde ev içi cinsiyetçi işbölümü ve hiyerarşi eleştirilmezken kadınlar sohbetler sırasında benzer sorunlar yaşadıklarını fark etmiş ve birbirleriyle dayanışmışlardı.

Türkiye tarihinde ilk kez bu denli yığınsal biçimde partilerde, sendikalarda ve kitle örgütlerinde, derneklerde erkeklerle birlikte çalıştıklarında hem kendi güçlerini hem de erkeklerle ve özellikle erkeklerin yönetiminde çalışmanın güçlüklerini fark ettiler. Erkek egemenliğinin başlı başına bir baskı ilişkisi olduğunun bilincine vardılar. O dönem sosyalist kadınların deneyimleri, 80 sonrası feminist hareketin temellerini atmıştır.

Dört yıl resmi, bir buçuk yıl illegal olarak faaliyetini sürdüren İKD, siyasi gündemi belirleyebilmiş, 8 Mart’ın ilk kez kitlesel biçimde kutlanmasını sağlamış, ev dışında, topluluk içinde hiç söz almamış kadınların bildiriler, makaleler yazıp dağıtacak, eylemlerde konuşma yapacak ve kendi güçleriyle örgütlenebilecek kadar güçlenmelerini sağlamış olmakla, hiç şüphesiz Türkiye Kadın Hareketinin önemli köşe taşlarından birisidir.

Kaynaklar

http://www.feministyaklasimlar.org/sayi-12-ekim-2010/1970lerin-en-kitlesel-kadin-orgutu/

https://m.bianet.org/kadin/siyaset/10520-bugunun-gozuyle-ilerici-kadinlar-dernegi

https://www.tustav.org/yayinlar/kutuphane/kadin-hareketi-kutuphanesi/IKD-10-yasinda-IKD-dis-buro-1985.pdf

Bir cevap yazın

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.