YAZKO (Yazarlar ve Çevirmenler Kooperatifi), Stella Ovadia ve Zeynep Avcı’nın önerisiyle Şirin Tekeli’ye YAZKO Kadın Yayınları projesini yürütmesi için teklif götürmüştü. Şirin Tekeli, teklifi çevresindeki feminist kadınlarla değerlendirdi ve kabul etti. Şirin Tekeli, Gülnur Acar Savran ve Stella Ovadia’nın “kadın dizisi” gündemiyle yaptığı birkaç toplantı sonrasında; bu dizi için feminizmin büyük ölçüde başka toplumların deneylerinden yararlanarak aktarılacağı kabulünden hareketle bir çeviri grubu oluşturuldu. 12 Ocak 1982 tarihinde yapılan ve 20 saatten fazla süren ilk çeviri grubu toplantısına Gülseli İnal, Gülnur Acar Savran, Şirin Tekeli, Ferai Tınç, Şule Aytaç (Torun), Yaprak Zihnioğlu katıldı. YAZKO projesinin içinde Kadın Sorunları Sempozyumu’nun örgütlenmesi de vardı. Sempozyumun akışı ve konuşmacıları, YAZKO ile iletişim içinde, 6-7 kadından oluşan grup tarafından belirlendi. YAZKO Kadın Dizisi için bir araya gelen grup düzenli toplanıyor. Feminizm tartışıyordu. Grup yayıncılık faaliyetinde uyulması gereken feminist ilkeleri de metin hâline getirmişti. Yani Sempozyum gününe gelindiğinde grup feminizm tartışmalarında bayağı yol kat etmişti.
YAZKO’dan Mustafa Kemal Ağaoğlu Sempozyum’a Simone de Beauvoir’ın çağrılmasını önerdi. Ancak Şirin Tekeli’nin Simone de Beauvoir yerine Tunus kökenli insan hakları aktivisti-feminist Giséle Halimi önerisinde ısrar etmesiyle, konferansa Giséle Halimi çağrıldı. Toplantıya konuşmacı olarak çağrılanlar arasında erkek konuşmacı da yer aldı. Metin Başoğlu konuşmacı olarak Sempozyum programında yer aldı.
Sempozyum konuşmacıları arasında; Oya Çiftçi, Şule Torun (Aytaç), Şirin Tekeli, Nermin Abadan Unat, Zeynep Karabey (Avcı) vardı Tomris Uyar panelin kolaylaştırıcısıydı.
Yaprak Zihnioğlu’nun Pazartesi dergisi 26. sayısına yazdığı “Feminizmin ilk günleri – IV (1981-1982) Öznel bîr-tarihçe denemesi” başlıklı yazısı Sempozyumun hazırlık sürecini, nasıl geçtiğini ve Sempozyum sonrasını ayrıntılı bir şekilde aktarıyor.
“Katılacak konuşmacılar uzun tartışmalardan sonra belirlenir. Gruptan Gülseli edebiyat ve kadın konulu bir konuşma yapacaktır. Şule grubu “temsilen” konuşmacı olarak katılacaktır. Bu sırada ilginç bir tartışma geçer. Grup üyeleri Şirin’in bu toplantıda grubu temsilen konuşma yapmasına “lider olarak görüneceği için” karşı çıkarlar!”
“Sempozyum beklendiği üzere büyük bir ilgiyle karşılanır, ikinci gün bu ilgiden rahatsız olan Sıkıyönetim ve polis YAZKO’ya toplantının bir an önce bitirilmesi uyansını yapar. Son günkü konuşmalara ve havaya bu baskı yansır. Şule ilk kez kamu önünde feminizmden sözeder ve feminizmi hepimiz adına savunur. Tam da bu nedenle en ilgi çeken konuşma onun konuşması olur.”
Sempozyum hakkında Şirin Tekeli ise şunları söylüyor:
“Halimi toplantısını yaptıktan sonra grup olarak YAZKO’dan ayrılmaya karar verdik. Fakat bu toplantı başka bir şeye vesile oldu. Toplantıya inanılmaz sayıda genç kadın gelmişti ve o toplantıya katılan Nurser (Öztunalı), Gülser (Öztunalı Kayır) gibi genç kadınlar ikinci kuşak feministler olarak aramıza katıldılar. O zaman Zincirlikuyu’da hayli geniş bir apartmanda oturuyordum. Grup olarak YAZKO’dan ayrılmışız ve dağılma kararını almak için benim evde toplanmışız, sempozyuma gelmiş olan genç kadınlar da toplantıya geldiler. Geleceklerinden haberimiz yoktu, nereden aldılarsa haberi bilmiyoruz, bir şekilde bizi takip etmişler. Genç kadınların hepsi dağılma kararımıza karşı çıktı. Katiyen dağılamazsınız, biz de katılıyoruz, biz de varız, dediler ve böyle bir heyecan fırtınasıyla birlikte yola çıktık. Neticede grup dağılmadı, aksine büyüdü.”
Sempozyum bittikten ve YAZKO ile “kadın dizisi” projesinde yollar ayrıldıktan sonra, grup genişledi ve “EV toplantıları” dönemi başladı.
1983 başında Somut dergisi 4. sayfasının feministlerce hazırlanması gündeme geldi. 4 Şubat 1983’ten 5 Ağustos 1983’teki son yazıya kadar ilk feminist yazılara ev sahipliği yapacak olan 4. sayfa, gündelik deneyimlerle teorinin harmanlandığı onlarca kıymetli tartışmaya ev sahipliği yaptı.