14 yaşındaki bir kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu için tutuklanan Vakit Gazetesi yazarı, 76 yaşındaki Hüseyin Üzmez’in 6 ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilmesi Türkiye’nin her yerinde kadınların isyanına, protestolarına neden oldu.

Birbirimize Sahip Çıkıyoruz İnsiyatifi 5 Kasım 2008’de, Taksim Galatasaray Lisesi önünde basın açıklaması yaparak Üzmez’in tahliye kararını protesto etti.

Galatasaray Lisesi önünde yapılan eylemde “Tecavüze göz yuman devlet suçludur” pankartını taşıyan kadınlar, “Devlet tecavüzü aklama”, “Medya tacizciyi koruma”, “Kimsenin namusu olmayacağız” sloganlarını attılar. Birbirimize Sahip Çıkıyoruz yaptığı basın açıklamasında, son günlerde medyaya yansıyan cinsel şiddet vakaları sıralandıktan sonra, Hüseyin Üzmez’in tahliyesinin önünü açan adli tıp raporuyla şiddetin üstünün örtülmesine izin verilmeyeceği ifade edildi ve tüm kadınlar şiddete ve şiddetin meşrulaştırılmasına karşı ortak mücadeleye çağrıldı:
“Ve şimdi de Adli Tıp, 14 yaşında bir çocuğa yaşça kendisinden kat be kat büyük bir erkeğin cinsel tacizine uğradıktan sonra, “ruh ve beden sağlığının bozulmadığı” yönünde bir rapor veriyor. “Şeytana uyduğunu ve nefsine kırgın olduğunu” söyleyen ve “14 yaşında bir kızla evlenilir ama ben evlenmem.” diyen lütufkâr tacizci bu rapor nedeniyle serbest bırakılıyor.

Biz kadınlar bu şeytanın, erkek egemenliği ve ondan nasiplenenler olduğunu biliyoruz. Tecavüz ve taciz, ruh hastalıkları ve şeytanın ardına gizlenemez. Bu suçu meşru gören ve gösteren bir erkeklik anlayışı hepimiz için büyük bir tehdit oluşturmaktadır.

Şiddetin üstünün örtülmesine izin vermiyoruz!

Cezasız bırakılan, meşru sayılan, üstü örtülen her türlü taciz, tecavüz, şiddet, kadınlara yönelik yeni şiddetleri kışkırtıyor.

Mahkeme, Adli Tıp, Emniyet gibi kadına yönelik şiddeti anlamak, tespit etmek ve engellemekle sorumlu olan tüm kurumların ve ilgili görevlilerin sorumluluklarını yerine getirmemeleri ve yaşanan şiddete göz yummaları nedeniyle, kadınlar şiddet görmeye devam ediyor. Üstelik medya da bir yandan kadınların yaşadığı şiddeti magazinleştirip hafifletirken, bir yandan da şiddet uygulayan erkeğe iş vermeye, söz vermeye ve mikrofon uzatmaya devam ediyor.

Bedenlerimiz, emeklerimiz, kimliklerimiz üzerindeki gasp sürdükçe, yaşadığımız şiddet “erkeklik” adına meşrulaştırılmaya, “tahrik indirimi”ne tâbi tutulmaya devam ettikçe kadınlar olarak güvende olmayacağız.

Biz kadınlar yıllar yılı verdiğimiz mücadeleler sonucunda elde ettiğimiz kazanımların yok sayılmasına izin vermeyeceğiz!

Erkek egemen sistemin bedenlerimiz üzerindeki denetimine, taciz ve tecavüze, dayağa, bekaret kontrolüne, küçük yaşta evlendirilmeye boyun eğmeyeceğiz!

Tüm bedenlere yönelik tecavüz, şiddet ve yasak son bulana kadar isyanımız sürecek.

Bütün kadınları tecavüzcülerin yargılanması ve tecavüzde cezaların artırılması için bu isyana ortak olmaya, “Şiddete ve şiddetin meşrulaştırılmasına son!” demeye davet ediyoruz.”

Hüseyin Üzmez dava kronolojisi:

25 Nisan 2008:14 yaşında çocuğa karşı beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde zincirleme cinsel saldırı suçunu işlediği gerekçesiyle Hüseyin Üzmez tutuklandı.

25 Ekim 2008: Yargılamanın başladığı ilk duruşmada cinsel istismara maruz kalan çocuk ile babasının şikâyetçi olmaması ve Adli Tıp Kurumu’nun çocukla ilgili verdiği ”beden ve ruh sağlığının bozulmadığı” yönünde rapor vermesi nedeni ile serbest bırakıldı.

Çocuğu cinsel istismar suçundan yargılandığı davada tahliye edilen Hüseyin Üzmez ‘in yeniden tutuklanması için bir üst mahkemeye yapılan itiraz reddedildi.

16 Nisan 2009: Yalova Ağır Ceza Mahkemesi, istismara maruz kalan çocuğun avukatının başvurusunu kabul ederek, Hüseyin Üzmez‘in, “Cinsel Amaçlı Hürriyeti Tahdit” suçundan da yargılanmasına karar verdi.

4 Haziran 2009: Vakit gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez‘in cinsel istismarına uğradığı için muayeneden geçirilen 14 yaşındaki kız çocuğunun Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Dairesi tarafından yapılan üçüncü muayenesinde ruh sağlığının bozulduğu belirlendi.

14 Temmuz 2009: Hüseyin Üzmez yeniden tutuklandı.

16 Eylül 2009: Hüseyin Üzmez 13 yıl hapis cezasına mahkûm edildi. Karar duruşmasında Hüseyin Üzmez hakkında Yargıtay süreci ve cezaevinde kaldığı süre dikkate alınarak tahliye kararı verildi.

21 Temmuz 2010: Yargıtay 5. Ceza Dairesi, Hüseyin Üzmez hakkında yerel mahkemenin verdiği mahkûmiyet kararını, mağdur çocuğun ve SHÇEK avukatlarının duruşmaya katılıp katılmadıkları sorulmadığı için, usûlden bozdu.

9 Mart 2011: Hüseyin Üzmez, ikinci kez yargılandığı davada yine aynı cezayı aldı.

8 Temmuz 2012: Yargıtay, Üzmez’e verilen cezayı onadı.

16 Temmuz 2012: Hüseyin Üzmez tutuklandı.

14 Kasım 2012: Hüseyin Üzmez, ”hürriyeti tahdit” suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı.

2 Ekim 2014: Hüseyin Üzmez, psikolojik sorunları ve prostat rahatsızlığı nedeniyle, cumhuriyet savcısı tarafından ‘cezanın infazının ertelenmesi’ kapsamında tahliye edildi.

14 Ekim 2014: Hüseyin Üzmez ölünce dava da kapanmış oldu.

Bir cevap yazın

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.