İngiltere’nin Cardiff kentinde yaşayan bir grup kadın, nükleer başlıklı cruise füzelerinin, NATO’nun kararı uyarınca ABD denetimindeki Berkshire Askeri Hava Üssü’nde konuşlandırılacağını öğrenince, bunu önleyecek bir şeyler yapmaya karar verdi. Yaşları 25 ile 80 arasında değişen 36 kadın, dört erkekten oluşan grup Greenham Common’daki üsse doğru yola çıktı. 28 Ağustos’ta başlayan yürüyüş 5 Eylül 1981’de sona erdi. Seslerini yetkililere duyurmak için orada kalmaları gerektiğine karar veren grup üssün ana girişinin önünde çadır kurdu. Bu çadırlar bir süre sonra sadece kadınların nöbet tuttuğu bir barış kampına dönüştü, eylemin başında kadınlarla erkeklerin arasında çatışmalar yaşandı. Kadınlar zorlu kamp koşullarında hiçbir iş yapmadıkları ve barışçıl tutmakta ısrar ettikleri eylemlerini şiddete zorladıkları için erkekleri istemediklerini söylediler. Bu kararlarını uygulamak hemen mümkün olmasa da zamanla başardılar ve Greenham Common, erkek egemenliğindeki nükleer silahlar dünyasına karşı direnen kadınlar için bir simge, bir eylem merkezi oldu.
Sonraki aylarda üssün çevresinde çok sayıda barış çadırı kuruldu. Zaman zaman üsse girmeyi bile beceren kadınlar, kendilerini tel örgülere zincirleyerek, üsse girip çıkan araçların önüne yatarak dünyanın dikkatini nükleer silahların yarattığı tehlikeye çekmeyi başardı. 14 Kasım 1983’te ilk cruise füzelerinin üste konuşlandırılacağını öğrenen kadınlar, İngiltere’nin dört bir yanından kampa akın etti. Tel örgülerin bazı kısımlarını yırtarak, yollarda çukurlar açarak pek çok eylem yapan kadınların bu eylemleri dünya kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. O tarihte kamptaki kadınların sayısı 30 bini bulmuştu.
Kadınlar bu eylemleriyle Soğuk Savaş’ın hâlâ sürdüğü 80’li yıllarda nükleer silahların sınırlandırılması mücadelesinde çok özgün bir rol oynadı.
5 Mart 1991’de, protesto hareketinin onuncu yılında, kadınlar kararlı mücadelelerinin sonucunu aldılar. ABD Hava Kuvvetleri’nin 96 cruise füzesinin sonuncusu da Amerika’nın yolunu tuttu. 30 Eylül 1992’deyse ABD Hava Kuvvetleri (USAF) Greenham Common’ı terk etti. Nükleer füzelerin ülkelerinde konuşlandırılmasına karşı çıkan kadınlar, bundan sonraki yıllarda da nükleer tehdide karşı mücadelelerini sürdürmeye devam etti.
5 Eylül 2000’de eylem alanlarını terk etmeye karar veren kadınlar kamptan, yıllardan beri dudaklarından eksik olmayan protesto şarkılarıyla ayrıldılar. Bir zamanlar tel örgüleri kesmekte kullandıkları kerpetenleri Greenham Common anısına bir anıt yapmak için açık artırmaya çıkardılar ve kamp alanı bir anma mekanına dönüştürüldü.
Beril Eyüboğlu’nun Greenham Common Kadınları başlıklı yazısı için bkz. Pazartesi Dergisi, Ekim 2000, sayı: 67, s.26.